Saadet Partisi Bartın İl Başkanı Ünal Yurtbay, OHAL süresinin bitmesi, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri,15 Temmuz hain darbe girişimi ve yeni yönetim sistemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. OHAL üzerinden eleştirilerde bulunan Yurtvay; “15 Temmuz darbe girişiminin ardından 3 aylığına getirilen OHAL, 2 yıl sonra kalkıyor. OHAL’in uzatılmaması sevindirici bir durumdur. Fakat bazı gelişmeler ‘OHAL’in ismi kalkıyor ama cismi kalıyor’ endişesine neden oluyor. Nitekim ülke OHAL kararnamesi ile değil, artık Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle yönetilir hale geldi. 15 Temmuz günü Resmî Gazete’de yayımlanan 7 Cumhurbaşkanlığı kararnamesi bunun en somut adımıdır. Bu kararnamelerle bazı müspet kararlar atılıyor. Ciddi kararlar alınıyor ama bundan yasama kuvveti olan Meclis’in haberi bile yok. İstişare yok. Denetleme yok. Ülkemiz kararnamelerle, tek bir kişinin aldığı kararlarla yönetiliyor” dedi.
Devlet, aile şirketi gibi yönetilmez
Devlet kurumlarının işlemez hale geldiğini belirten Yurtbay, “Devlet temayül ve gelenekleri bir tarafa bırakılıyor. Çalışanlarla ilgili alınacak kararların bir süzgeçten geçmesine engel olursanız yaz-boz tahtasına döner. İstişarede bereket vardır. Devlet, aile şirketi mantığıyla yönetilemez. Türkiye tam olarak yönetilemiyor. İşin başındayız. Biz endişelerimizi belirtiyoruz. Uyarmaktan geri kalmayacağız” diye konuştu.
Hesap sorulmalı
15 Temmuz’dan ders çıkarılması gerektiğini söyleyen Yurtbay; “15 Temmuz darbe girişiminin sene-i devriyesinde, bu darbe girişimi son zamanlarda karşılaştığımız darbelerin en sinsisidir. Meclis’imiz bombalandı. Birçok yerde çatışmalar oldu. Milletimiz sadece darbe girişimini önlememiştir. Kendisine vurulacak prangaları kırıp parçalamıştır. Bağımsızlığına karşı yapılan ipoteği milletimiz tarihin çöplüğüne atmıştır. Büyük bir kararlılıkla mücadele gösterenleri rahmetle anıyorum. Kanlı cunta hareketi içinde yer alanlardan hesap sorulmalıdır. Milletine kurşun sıkan, Meclis’ini bombalayandan hesap sorulmalıdır. En ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Ancak bu süreçten de ders almalıyız. En önemli ders ise Türkiye’de bir daha bırakın darbe yapılması, kimsenin darbeyi aklından geçiremeyeceği köklü hukuki ve siyasi dönüşümleri yapmak olmalıdır. Suçlunun yanında mazlumun yanmamasına dikkat edilmelidir. Bir devleti ayakta tutan en önemli unsur adalettir. Adaletin kâmil manada sağlanması için yargı bağımsızlığı teminat altına alınmalıdır” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.