İnsanı Düzeltince Dünya da Düzeliyor

Okulların kapanmasıyla birlikte her yıl yaz aylarında çocuklar Kur'an-ı Kerim öğrenmek için camilere akın ediyor.

Diyanet İşleri Bakanlığı yıl boyunca okula giden çocukların okul döneminde öğrenmede eksik kaldığı manevi eğitimin ve Kur'an-ı Kerim derslerini verilmesi adına yaz boyunca faaliyet göstererek çocuklara destek sağlıyorlar.

Yaz Kur'an kursları bu yıl da COVID-19 salgınına karşı alınan tedbirler nedeniyle yaş gruplarına göre çevrimiçi veya yüz yüze eğitim şeklinde gerçekleştirilecek.

Kurslarda öğrenciler ve çocuklar camilerde, hem dinimizin gereklerini öğreniyor, hem de tatil havasını bozmadan keyifli saatler geçiriyor.

Yaz Kur'an kurslarında öğrenciler, Kur'an-ı Kerim ile peygamber efendimizin hayatını, yüce dinimiz İslam'ın gereklerini ve ahlaki değerleri öğreniyor. Yaz Kur’an Kurslarında çocuklarımızı Kur’an ile buluşturalım.

Dinimizi öğrenebilmek amacıyla tüm ülke insanımızın, hayatlarında en azından bir kez dahi olsa uğradığı kutsal mekanlar bugünlerde inşallah misafirlerini ağırlayacak Ülkemizde geçmişten bu güne okulların tatil olduğu dönemde camilerimizde ve Kur’an Kurslarında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın talimatları doğrultusunda devam ediyor.

Bu vesile ile camiler çocuk sesleri ile çınlamakta, diller ve gönüller Kur’an ile buluşmakta, cami ve cemaati tanımakta, dini bilgilerini, ibadetlerini, inançlarını öğrenmekte ve geliştirmekte, ibadet yapma alışkanlıklarını elde etmektedirler.

Yaz kursları öğrenen ve öğreten için iyi bir fırsattır diye düşünüyorum. Çünkü toplumumuzda Kur’an okumayı bilenlerin çoğu Kur’an-ı Kerim ile ilk defa Yaz Kuran Kurslarında tanışmışlardır. İnsanlarımız her gün, yılda, ayda, haftada veya bir günlüğüne de olsa muhakkak bu mekanlara uğramışlardır.

Bu bakımdan Yaz Kur’an Kursları geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız ve gençlerimiz için çok önemlidir. İnsanı düzeltince dünya da düzeliyor.

Bir örnekle anlatayım.

Bir adamın beş yaşında oğlu var. Akşam işten eve geliyor. Kapıdan tam içeri girer girmez, çocuk kapıya koşuyor. Baba ne olursun beraber dışarı çıkıp seninle oyun oynayalım. Adam çocuğunu da kırmak istemiyor. Evde yapacak bir sürü işi de var. Çocuğu kırmadan ben bu işten nasıl kurtulurum diye düşünürken birde bakıyor ki, çalışma masasının üstünde büyük bir dünya haritası var.

Adam oğluna dönüyor, diyor ki oğlum, söz seninle dışarıya çıkıp oyun oynayacağım, ama bir tane şartım var. Alıyor dünya haritasını eline, bak evladım bu dünya haritası. Adam başlıyor dünya haritasını yırtmaya, param parça ediyor, bir tomar kâğıt haline getiriyor.

Sonra oğluna dönüyor diyor ki; oğlum al bu dünya haritasını eski haline getir, dünyayı düzelt, sonra söz beraber çıkıp seninle oyun oynayacağım. Çocuk da küçük ve saf olduğu için seviniyor.

Tamam baba diyor, alıyor kâğıtları odaya kaçıyor. Adam kendi kendine diyor ki, çocuk kendi kendine uğraşıp bir iki saat içinde uyuya kalır, bu vesile ile dışarı çıkmaktan kurtulurum düşüncesiyle üstünü başını değişiyor, pijamasını giyiyor, kanepeye uzanıyor. Beş dakika geçmeden çocuk koşarak geliyor. Baba diyor, dünyayı düzelttim. Adam yerinden doğruluyor bir de bakıyor ki, dünya haritasını düzeltmiş.

Oğlum, sen nasıl yaptın bunu? Ben bile olsam bu dünyayı bu kadar çabuk düzeltemezdim. Sen bunu nasıl başardın deyince çocuk cevap veriyor. Baba diyor, dünya haritasının arka yüzeyinde bir tane insan resmi vardı. İnsanı düzeltince gördüm ki; dünyada düzeliyormuş. Evet değerli dostlar düzeliyormuş.

Kur’an eğitimi seferberliği başlatalım.

 Şimdi sıra bizde. Gelin, bu yıl neslimize, hem vatanımıza ve bayrağımıza sahip çıkacak güç, hem de sonsuzluk yolunda ömürler ve cennetler kazandıracak bir Kur’an eğitimi seferberliği başlatalım. İlk Müslümanlar Mekke günlerinde gönüllerini Kur’an suyuyla yıkadılar.

Evlerini Kur’an’la dirilttiler. Mekke’nin o zulmet kokan karanlığını Kur’an’ın nuruyla aştılar. Ömer B. Hattab Allah Resulünü öldürmeye giderken eniştesinin evinde Kur’an ile dirildi. Oğlum kızım aç mı, susuz mu, sıkıntıda mı diye düşündüğümüz kadar onların manevi hayatını da düşünelim.

Bizim insanımız zor zamanlarda dahi çocuklarını Kur’an’sız bırakmamak için her türlü zorluğa katlandılar.

Dayağı, hapsi göze alarak samanlıklarda Kur’an öğrettiler yavrularına. Çocuklarımız Kur’an’sız büyümesin diye çırpındılar. Bizler de çocuklarımıza aynı hassasiyeti ne olursunuz gösterelim. Hedefimiz; dinimizi ve onunla ilgili esasları sevdirmek olmalıdır sevgili dostlar.

Yaz kurslarını bir fırsat olarak görmeliyiz Hz Peygamber Efendimiz (sav) torunları Hasan ve Hüseyin'i kucağına alarak minbere çıktı. Bizler namazını torunu sırtındadır, düşmesin diye uzatan bir peygamberin ümmetiyiz.

“Oku” diye başlayan kitabımız üzerine yapılan bir araştırmada, yüzde 20'lik bir kesimin Kur'an-ı Kerim'i hayatta eline almadığı, yüzde 60'ının Kur'an-ı Kerim'i eline aldığı ancak yüzüne okuyamadığı ve yüzde 40'lık kesimin de Kur'an-ı Kerim'i yüzüne okuyabildiği ve yüzde 80'lik bir kesimin ise yüzüne okuduğu Kur'an-ı Kerim'in manasını bilmediği sonucuna varılmıştır.

Bu yaz çocuklarımızın Kur’an-ı Kerim’le buluşma vakti. Kur’an-ı Kerim’i çocuklarımızın gönlüne yazma vakti. Çocuklarımızın Camiyle kaynaşma vakti, buluşma vakti. Bu yaz, sevgi vakti.

Bu yaz arkadaşlık vakti. Kültürel yozlaşmadan mı şikayetçiyiz? Çaresi Kur'an-ı Kerim'de. Çocuklarımızın kötü alışkanlıklara müptela olduğunu mu söylüyoruz? Çaresi Kur'an-ı Kerim'de.

Ana-babalara saygı kalmadı diye ah-vah mı ediyoruz? Çaresi Kur'an-ı Kerim'de. Vatan millet sevgisini çocuklarımıza aşılamak mı istiyoruz? Bu sevgi camilerimizde.

Evlatlarımıza Kur’an-ı Kerim’in güzelliklerini tattıralım Dünyada mutlu, ahirette huzurlu bir nesil mi yetiştirmek istiyoruz? Bu mutluluk ve bu huzur camilerimizde.

Bizler, camilerin atmosferiyle büyüdük. Şimdi sıra çocuklarımızda. Bizler, Kur’an-ı Kerim’i okumakla gönlümüz şad oldu. Şimdi sıra çocuklarımızda. Geliniz! Evlatlarımıza caminin o güzel havasını teneffüs ettirelim. Geliniz! Evlatlarımıza Kur’an-ı Kerim’in güzelliklerini tattıralım.

Yaz Kur’an Kursları başladı.

Haydi Veliler! Çocuklarınızla beraber camide sizleri bekliyoruz. Yüce Rabbim Kur’an-ı Kerimi hayatımıza aktarmayı, dünya ve ahiret hayatımızı mutluluklar içerisinde geçirmeyi nasip etsin. Çocuklarımıza ve bize Kur’an ahlakı nasip etsin.

Çocuklarımızın kendi milli ve manevi aidiyetleri, kimlikleri, ülkemizin geleceği adına çok önemlidir.

O bakımdan bu güzel vesileyi en güzel şekilde değerlendiren hocalarımıza, velilerimize ve bu işe gönülden destek veren herkese teşekkür ediyorum.

Allah’a emanet olun.

Kalın sağlıcakla…