Basın 10 Ocak’ta Bile Ders Çalıştı

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebetiyle Bartın Valisi Ali Çınar, Bartın basınına yemek verdi. Ajans Bartın Haber Sitesinin sahibi ve Hergün Gazetesinin Haber Sorumlusu olarak yemeğe katıldım. Öncelikle bu yemeği düzenleyen Vali Ali Çınar’a teşekkürlerimi sunuyorum. Ancak yemekte biraz eksik ve yanlış yapılan uygulamalar vardı. Bu yemek gazetecilerin gününde gazeteciler için düzenlendi. Ancak yemekte gazetecilerin anlamlı gününde kutlama dışında her şey oldu. Sayın Çınar, basını kutlamaya çağırdı. Yemek verdi. Ancak 2013 yılı değerlendirmesini yaptı. Kendisiyle ilgili gazetelerde çıkan haberlere cevap verdi. Bunları anlatmanın yeri o gece değildi. O gece basın için önemli bir geceydi. Ancak basın o gecede 2013 yılının değerlendirmesini yaptı. Yemeğin düzenleniş amacıyla uygulaması farklı oldu. 2013 yılı değerlendirmesi olacağına gazeteciler adına hazırlanmış sunum, teşekkür belgesi töreni ya da müzikli eğlence düzenlenmeliydi. Gazeteciler sıkıldı. Biran önce bitsin diye baktı. Hatta programı terk edenler bile oldu. Yani basın o özel gününde bile çalıştı.

***

Yine 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günüyle alakalı küçük değerlendirmelerde bulunacağım. 10 Ocak Bartın basınının durumunu gösterdi. Bu özel günde basın bölünerek farklı farklı etkinlikler yaptı. Bartın basını parçalanmış durumda. Bu parçalanmadan kastım birlik olunamaması. Herkes birbiriyle uğraşıyor. Herkes birbirinin açığını arıyor. Bartın’da basın alanında bir sürü dernek var. Birisine kızan dernek açıyor. Bunu söylerken derneklerin çok olmasını eleştirmiyorum. Derneği kuranlarla ilgili bir şey söylemiyorum. Çünkü Bartın’da sistem bu. Dernek kuramayan yalnız kalıyor. Küçük Bartın’da bu kadar dernek olmak yerine tüm basın tek bir dernek çatısı altında toplansa da güçlü bir basın olsa. Kimse birbiriyle uğraşmasa da herkes ekmeğinin peşinde olsa. Muhabir arkadaşlarımız birbiriyle konuşmaya çekiniyor. Muhabir çalıştığı kuruma göre muamele görüyor. Bu sistem değişmeli. Bu sistem devam ettiği sürece kar ettiğini sananlar en çok zarara uğrayacaklar.

***

Bartın'ın önemli bir sorununa daha değinip yazıma son vereceğim. Bartın'da fabrikaların zaman zaman atıklarını döktüğü Bartın Irmağı, yine çevre kirliliği ile karşı karşıya kaldı. Bartın Irmağı’nı gören vatandaşlar, her zamanki gibi bu durumu tepkiyle karşıladı. Bartın Irmağı senelerdir kirletiliyor. Atık yağ, kimyasal maddeler ve bunun gibi zararlı atıklar ırmağa dökülüyor. Kirletene ceza kesiliyor. Yani yetkililer görevini yapıyor. Bu sürekli senelerdir bu şekilde işliyor. Fabrikalar yine kirletiyor. Balık ölümleri oluyor. Yine yetkililer ceza kesiyor. Onlara göre önlem alınıyor. Ancak bu işleyiş hiç değişmiyor. Yetkililerin görevini kirlendikten sonra değil de kirlenmeden önce yapması gerekiyor. Irmağın kirlenmemesi için önlemler alınması gerekiyor. Bartın Irmağı turizme bu şekilde mi kazandırılacak? Bu ırmağa atık bırakanlar neden engellenmiyor? Parasını veren ırmağa atık bırakıyor. Irmakta atıklar nedeniyle ölen balıkların ve yok olan çevrenin hesabını kim verecek?