İşletemedikten sonra tesis olsa ne yazar

Mugada plajına yapılan Karavan Park ile ilgili geçtiğimiz günlerde bir yazı kaleme aldım. Tabii birçok kez bu alanı gündeme getirmeye çalıştım.

Yazımda bu alan için İl Genel Meclisi’nde alınan kararları değerlendirdim. Arıönü (Mugada) bungalow evleri daire başı gecelik konaklama kurum personeli 75 TL, kamu personeli 125 TL ve kamu dışı 150 TL, Arıönü (Mugada) Karavan Park Alanı kurum personeli 25 TL, kamu personeli 30 TL ve kamu dışı 35 TL, Arıönü (Mugada) Çadır Kamp Alanı kurum personeli 15 TL, kamu Personeli 20 TL ve kamu dışı 25 TL, Arıönü (Mugada) Karavan Park Alanı ve Çadır Kamp Alanı Elektriği 7 TL olarak belirlendiğini dile getirdim.

Ancak bu alanın tanıtımı sırasında yetkililer bungalow evleri daire başı gecelik konaklama ücretinin 150 TL’den 75 TL’ye düşürüldüğü söylemişti. Ancak durumun böyle olmadığını anlatmaya çalıştım. Ortada fiyat olarak bir karmaşa olduğunu söyledim.  

Bu alanla ilgili eksiklikleri başımdan geçen olayı örnek göstererek anlatmaya çalışacağım.

Bartın İl Özel İdaresi, karavan tatilcileri için Bartın’ı en gözde uğrak yeri haline getirecek bir projeyi hayata geçirerek büyük bir eksikliği giderdi. 6 adet bungalov ev, 30 araç kapasiteli karavan park alanı ve çadır kamp ile hizmet veren Mugada Kamp Karavan Alanını hizmete sundu.

Tamamı klimalı, set üstü ocak ile mini buzdolabına sahip bungalov evlerin her birinde 4 kişinin konaklamasına imkân sağlanabiliyor.

Çok güzel doğayla iç içe bir yer. Deniz, kum ve orman bir arada…

Burası için eksik olan tek şey daha önce de söylediğim gibi tanıtım. Bir de bu alan için gelen misafirleri kaçırmamak gerekiyor. Bunun için park alanındaki eksikliklerin bir an önce giderilmesi şart.

Bazen tanıtım da çare olmuyor. Biz ilimize gelen misafirleri kaçırıyoruz. Yazımın başlığını ‘İşletemedikten sonra tesis olsa ne yazar’ şeklinde attım. Yazımın sonunda bu başlığın önemi daha iyi anlaşılacaktır.

Bu alanla ilgili rezalet bir olay yaşadım. Neden rezalet olduğunu anlatmaya çalışayım.

Kastamonu’da ikamet eden bir arkadaşım Bartın’a tatile gelmek istediğini ve sessiz bir yerde konaklamak istediğini söyledi. Tabii ben de Mugada Tesisinden günler öncesinden rezervasyon yaptırdım.

Orayla ilgilenen kişiye cep numarasından ulaşarak ve bire bir görüşerek yer ayırttım. Yapmamız gereken herhangi bir işlem olup olmadığını sorduğumda sadece kimlikleriyle gelmelerinin yeterli olacağını söylediler.

Buraya kadar her şey iyi güzel…

Misafirlerimiz Pazar günü saat 01.00 gibi Kastamonu’dan Mugada’ya geldiler. Bakın dikkat edin Bartın il merkezinde, İnkumu’nda veya Amasra’da kalmak yerine Mugada’yı tercih ettiler.

Tercih ettiler ama ettiklerine edeceklerine pişman oldular.

Tabii misafirlerimizi tesise götürdük. Tesis zifiri karanlık. Göz gözü görmüyor. Görevliye aydınlatmaları sorsam da cevap alamadım. Alanı böyle gören misafirler açıkçası biraz çekindiler. Böyle bir alanın ışıklandırmasının olmamasını eleştirmemek elde değil.

İstediğiniz kadar tanıtım yapın. Gören kaçıyor…

İsterseniz devam edelim. Başımıza gelenler bununla sınırlı değil. Görevliye yer ayırttığımızı söyledim. Elindeki çizgisiz kağıda benim telefonumun ışında baktı. Çünkü karanlıktan görme şansı yok. Ne günlere kaldık. Tesis deniliyor. Böyle güzel bir yerin durumu bu halde mi olmalı?

Görevli listeyi adeta ezberledi. Bana ne dese iyi…

Bize yer ayırtılmadığını söyledi. Gecenin bir yarısı beynimden kaynar sular döküldü. İl dışından gelen misafirlerim ortada kaldı. Tabii benim durumumu anlatmaya gerek yok.

Misafirlerime çok ayıp oldu. Böyle hizmet anlayışı olmaz. İstediğiniz kadar modern tesis yapın. İşletmesini bilmedikten sonra bir anlam ifade etmiyor.

Bu işleri ehline verin. Bilene verin. Bu şekilde bu tesis işlemez. Bu misafirleri siz bir daha Mugada’ya getiremezsiniz.

Neymiş efendim. İnsanlık hali hata olmuş. Ne hatası? Böyle hata mı olur?

Saate bakmaksızın yer ayırttığım kişiyi aradım. Umursamaz ve vurdumduymaz tavırlarıyla karşılaşınca daha da kızdım desem yeri.

Bana gececi ve gündüzcü görevliler arasında anlaşmazlık olduğunu söylüyor. Böyle bir bahane nedeniyle mağdur olduk.

Gecenin o saatinde İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sayın İbrahim Kayış’ı ve İl Genel Meclis Başkanı Sayın Kenan Dursun’u aramamak için kendimi zor tuttum.

Ne yapacağımı bilemedim. Hemen İnkumu ve Amasra’dan konaklanabilecek yerler aramaya başladım. Gece saat 01.00’da neresini bulabilirsiniz? Her yer dolu. Günler öncesinden ayırtılmış.

Hayatımda hiç bu kadar çaresiz kalmadım. Artık son çare misafirlerimi Bartın merkezde bir otele yerleştirdim. 02.00’da otele yerleştirebildim.

O kadar çok ayıp oldu ki… Defalarca misafirlerimden özür diledim. Çok mahcup oldum. Sağ olsunlar anlayışla karşıladılar.  

Şimdi gelelim Karavan Park alanındaki görevliye…

Park alanına nöbetçi koymuşlar. İlk onunla muhatap olduk. Genç birisi. Hiçbir şeyden haberi yok. Daha doğrusu suçu yok. Eline verilen listeye göre konuşuyor.

O genci kötüleyemem. İyi karşıladı. Suçu olmamasına rağmen özür diledi. Fakat yaşanan bir mağduriyet var.

Gazeteci olduğumu ve mağduriyeti kaleme alacağımı söyledim. Herhalde genç oranın sorumlusuna muhabir olduğumu iletti.

Benim yer ayırttığım kişi yaşanılanlar sonrası 2 defa beni aradı. ‘Bu gece orada kalın. Yarın sizi İnkumu’na yerleştireyim” dedi. Ben misafirlerimi göçebe gibi gezdiremem dedim. Bana yer falan lazım değil dedim. Bakın ilk geldiğimde tüm yerler dolu deniliyordu. Yardımcı olamam diyordu.

Gazeteci olduğumu öğrenince bungalow ev sayısı birden bire artıverdi. Burada bir başı boşluk var. Buranın sorumluları kimlerse acilen burası ile ilgili karar almalılar.

Bu alanın sorumluluğunu işi bilen birisine vermeliler. Bu yazı vasıtasıyla İl Özel İdaresi yetkililerine de bir çağrıda bulunayım.

Eğer böyle giderse yaptığınız alana sadece İl Genel Meclis Üyeleri gider. Profesyonel bir ekip oluşturulmalı.

Bu tür mağduriyetlerin yaşanmaması adına ekibin işi bilen kişilerden oluşturulmasında fayda var.

Amacım tamimiyle oradaki hizmeti kötülemek değil. Orada yapılan güzel bir hizmet var. Her ne kadar eksiklikleri olsa da önemli bir hizmet. Fakat işletilmesinde sıkıntı var.

Önüne gelen bu alanın işletmesinde söz sahibi galiba. Burası için sorumlusunu arayıp günler öncesinden yer ayırtmamıza rağmen sokakta kalıyorsak… Takdir sizin.

Kimi arayalım? Kime başvuruda bulunalım?

Aman diyim eğer yer ayırtıyorsanız dikkatli olun. Biz güvendik mağdur olduk. Sizler mağdur olmayın.

Şimdi bu alanla ilgili eksikleri bir kez daha kaleme almakta fayda var. Yetkililer eksikliklere kulak tıkasalar da biz görevimizi yerine getirelim.

Bu alanın ışıklandırmasında sıkıntı var. Karanlık bir alan. Görenler şaşırıyor. Hatta karanlık olduğunu gören ve ilk defa Mugada’ya gelenler dağ başı diye çekiniyor. Çok mu zor ışıklandırmaları yapmak?

Sosyal alan anlamında da sıkıntılar var. Böyle bir alan ayrılmış. Fakat herhangi bir çalışma yapılmamış. Tel çit ve beton zemin öylece bırakılmış. Tenis, basketbol, voleybol veya futbol oynanabilecek alanlar oluşturulabilir.

Bu alanın yeşillendirilmesi de önemli. Bungalow ev sayısı da artırılabilir. Bu çalışmalar yapıldığında daha da önem kazanacaktır.

Önemli bir eksikliği de unutmayalım. İşi bilen profesyonel bir ekibe bu alanın yönetimi verilmeli.

Siz istediğiniz kadar tesis yapın. İstediğiniz kadar bu alanı güzelleştirin. İşletemedikten sonra hiçbir anlamı yok. Bu konuda yetkililerin gereken adımı atacağını ümit ediyorum.