"Devleti şirket gibi değil, devlet gibi yönetmeye geliyoruz!"

CHP Milletvekili Bankoğlu, CHP Bartın İl Başkanı Selim Karakaş, Merkez İl Genel Meclis Üyesi Abdullah Kaleli, Amasra İl Genel Meclis Üyesi Bahattin Kazgüç ve il yöneticilerinin de katılımıyla Topaleli şantiyesinde işçilerle mesai öncesi çay sohbeti gerçekleştirip müessesenin çalışmalarına ilişkin bilgiler aldı. Bankoğlu, ziyaretlerine ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Devleti batırdılar!”

“Bartın tarihinin en büyük katılımlı mitinginde, yeni dönemde Millet İttifakı’nın 13. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu’nun kamudaki liyakatsizlik ve israf başta olmak üzere düzenleyeceği konuları anlattık. Halkın vergisiyle yapılan yatırımların bedelini, nasılını nedenini sorduğumuzda ‘ticari sır’ diye cevap veren hükümetin yanlışlarını anlattık. ‘Devlette devamlılık esastır’ dedik. Evet, geldikleri günden beri ‘devleti şirket gibi yöneteceğiz’ dediler ve tam da öyle oldu. Babalarının şirketi gibi yönetmeye kalkıp batırdılar.

“Devlet, ortak akıl ile yönetilmeli”

Devleti yine devlet gibi yönetmeye geliyoruz. Parlamenter sistemin geri gelmesi, tek adamın verdiği keyfi kararlara son vermek için şarttır. Anayasanın, kanunların, kuralların uygulanması için bir an evvel bu ucube sistemin bitirilmesi ve devletin yine ortak akıl ile yönetilmesi gerekmektedir. Ülkemiz ve halkımız bu yüzden büyük kayıplar yaşamıştır. Buna dur demek isteyen herkes 14 Mayıs’ta köprüden önceki son çıkışa yönelmelidir.”

“Taşeronu bitireceğiz”

Bankoğlu ayrıca, taşeron işçi konusunun modern köleliğe dönüştüğünü, mevcut iktidarın taşeron işçiler konusunda ayrımcılığa devam ettiğini belirtti. Bu konuyla ilgili olarak her kurumda mağdur emekçilerin bulunduğunu ve iktidara geldiklerinde bu kanayan yaraya merhem olacaklarını ifade eden Bankoğlu, “Devlette taşerona son vereceğiz, devlet taşeron işçi çalıştırmaz; kadrolu eleman çalıştırır. Bu parlamento Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nda yapılan yolsuzlukların, alınan rüşvetlerin soruşturulması ve kovuşturulması olmaz diye kanun çıkardı. Böylelikle yolsuzluklar, hırsızlıklar savcılar tarafından soruşturulamaz, mahkemeler tarafından kovuşturulamaz oldu. Kanunun fecaatine bakar mısınız? Dünya tarihinde rüşvetin soruşturulamayacağına dair, hırsızlığın soruşturulamayacağına dair bir kanun çıkmış mıdır? Bu gibi düzenlemeler devlet ciddiyetine, şeffaf bir demokrasiye asla yakışmaz. Bunların hepsinin bitmesini, kanunla, kuralla, hesap verenlerle yaşamak isteyen yurttaşlar 14 Mayıs’ta cevabını sandıkta verecektir” diye konuştu.