• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Bartın 20 °C
  • Ankara 22 °C
  • Bolu 14 °C
  • Kastamonu 15 °C
  • Zonguldak 19 °C
  • Karabük 20 °C
  • CHP Belediye Meclisinde Fark Attı!
  • “Bu Sonuç Ekonomik Krizin Faturasıdır”
  • Fırıncıoğlu’na çocuklardan sevgi seli!
  • CHP Belediye Meclisinde Fark Attı!
  • “Bu Sonuç Ekonomik Krizin Faturasıdır”
  • Fırıncıoğlu’na çocuklardan sevgi seli!

İl Başkanı Arslan’dan Milletvekili Tunç’a 20 Temmuz cevabı

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Mehmet Arslan, 15 Temmuz darbecilerine karşı yapılan mücadeleye karşı 20 Temmuz darbesi gibi ifadelerle sokaklarda yüründüğünü ve şehitlerimizin rencide edildiğini belirten Milletvekili Yılmaz Tunç'a yanıt verdi.
İl Başkanı Arslan’dan Milletvekili Tunç’a 20 Temmuz cevabı

Darbe girişimini fırsat bildiler

AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç’un Hükümet Caddesi’nde ki sergi açılışında yaptığı konuşmada dile getirdiği “15 Temmuzu unutturmak isteyenler olabilir. 15 Temmuz darbecilerine karşı yapılan mücadeleyi 20 Temmuz darbesi gibi abuk sabuk ifadelerle bu şehitlerimizi rencide edecek ifadeler kullanarak sokaklarda yürüyen olabilir. Ama milletimiz neyin ne olduğunu çok iyi biliyor” şeklindeki açıklamalarına Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Mehmet Arslan’dan yanıt gecikmedi.

Bu kalkışmayı hangi safa koyacaksınız?

“15 Temmuz gibi bir kalkışma keşke olmasaydı” diyen Arslan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Yılmaz Bey’in “Doğru söylüyorlar” demesini beklemiyordum zaten. O zamandan beri 15 Temmuz’un neden olduğunu neden gerçekleştiğini konuşmadık. 15 Temmuz bu ülkeyi yönetenlerin ülkenin kozmik odalarında varıncaya kadar FETÖ örgütünü soktukları, askeriyeden kamu kuruluşlarına kadar girdiklerine dair toplumun sağ duyulu kesimi bunları uyardıkça “Siz ne anlarsınız. Bunlar muhterem insanlardır” denilen bir süreçten geçildikten sonra yaşanan bir sonuçtur.

Biz 1 kişinin kılına zarar gelmesini istemiyoruz

Milli Güvenlik Kurulu kararlarında yani devletin üst kademelerinde bu kaygı paylaşıldı. Kağıda döküldü, uyarılar yapıldı. Siz bunlara rağmen bu önlemleri almayacaksınız, herkese kulaklarınızı kapatacaksınız, ondan sonra 15 Temmuz’da meydana gelen bu kalkışmayı hangi safa koyacaksınız? Kendi yarattığınız devin sizi sindirme çabasına karşı konuşmuş bir hareket. Biz 1 kişinin kılına zarar gelmesini istemiyoruz. Onlar bizim vatandaşlarımız. Demokrasi için sokağa çıktılar. Biz de bunu saygıyla karşılıyoruz. Keşke bu yaşananlar hiç yaşanmasaydı. Ama buna neden olan insanlarında bugün kahraman edalarıyla ortalıkta dolaşması biraz garip.

20 yıldır f tipi yapılanma diye haykırıyoruz

İktidar bu imkanları sağladı. Bu insanlar bu kalkışmaya kadar geldiler. Birlikteydiniz. “Ne istedin de vermedik?” dediniz. Biz 20 yıldır f tipi yapılanmadan bahsediyoruz. F tipi yapılanma bu ülkenin sonu olacak diyen biz Cumhuriyet Halk Partilileriz. F tipi yapılanma Eski Genel Başkanımız Deniz Baykal’ın söylemidir. O zamandan beri anlattık, uyardık. Bu yarılar hiçbir şekilde kale alınmadı. 15 Temmuz gibi bir kalkışma keşke olmasaydı. O kadar canımızı keşke kaybetmeseydik. Biz buna karşıyız. O cesareti gösterip, o sakağa çıkan insanlara bizim minnettarlığımız vardır. Biz onlara minnet duyuyoruz.

20 Temmuz nedir?

20 Temmuz bu yaşananlar fırsat bilinerek Türkiye’de olağanüstü halin çıkartılıp ülkenin bu güne kadar olağanüstü halle yönetilmesidir. Bu süreçte de iradeniz kötüye kullanılmasından bahsediyoruz. Bu memleket sahipsiz değildir. Bu memleketin sahibi de bugün bu ülkeyi yönetenler değildir. Halktır. Burası imparatorluk değildir. Gücü alan bu ülkeyi “Ben istediğim gibi yönetirim” diyemez. Kanunlar ve nizamlarla yönetilir. İşte biz bunun için adalet diyoruz. Biz adalet derken herkes salıverilsin, kimse tutuklanmasın demiyoruz. Adalet halklıyı haksızı ayırabilme sistemidir. Varsa suçu tabi ki çekecek. Çıkıp yuvarlak kelimelerle, kendini haklı çıkarma çabalarıyla bu işin altından kalkamayacaklar.

İnsanlar ayrıştırılıyor

Akıl hakim olacaktır. Galip gelecektir. İnsanlar bunun farkına varmaya başladılar. Bizler huzurlu bir yaşam istiyoruz. Bizi geçindirebilecek bir işimiz olsun istiyoruz. Herkes barış içinde olsun, ülkemiz gelişsin istiyoruz. Bu, bu şekilde gerçekleşmez. Kutuplaştırarak olmaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti çeşitli etnik grupları içinde barındıran bir devlettir. Atatürk’ün milliyetçilik kavramı tümünü kapsayan bir kavramdır. Biz Atatürk milliyetçisiyiz. Irk ya da kökten milliyetçi değiliz. Biz böyle bir cumhuriyet kurduk ve onun içerisinde yaşıyoruz. İnsanlar dini açıdan da istedikleri gibi yaşama hakkına ve hukukuna sahipler. Bu bugüne kadar böyleydi. Ama bugün insanlar ayrıştırılıyor.

Ey!’ diyerek devlet yönetilmez

Biz her şeyin daha iyi olacağına inanıyoruz. İnsanlarımız hak aranmasının kötü bir şey olmadığını ve korkuyla sessiz kalmamanın gerektiğini anlamıştır. Hak aranın yanlış bir şey olmadığının farkındalar. İnsanlara bir suç istinat edilebilir. İstinat edilen suç o kişinin dışarıda olmasının zararlı olduğuna hükmediyorsa o kişiyi tutuklu yargılarsınız. Ama şunu unutmamak lazım ki hiç kimse ispatlanana kadar suçlu olarak ilan edilemez. Ergenekon davalarında tutuklu yargıladık. 5 sene içeride yatan insanlar var. Bu süreyi bu insanlara geri verebilir misiniz?  Yaşadıkları travmayı “Pardon” diyerek giderebilir misiniz? Gideremezsiniz. Devlet yönetmek ciddi bir iştir. “Ey!” diyerek devlet yönetilmez. Devlet sana verilen yetki ve sorumluluklarla yönetilir.”

  • Yorumlar 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 5 Mayıs 2013 Ajans Bartın | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0551 120 3535